Beşiktaş, Süper Lig'in 10. haftasında deplasmanda Kasımpaşa ie 1-1 berabere kaldı. Siyah beyazlılarda Tammy Abraham penaltıdan yararlanamazken Milliyet Gazetesi yazarı Attila Gökçe maçı değerlendirirken Abraham hakkında da sert eleştirelerde bulundu.
Büyük kulübün küçük takımı
Beşiktaş’ı hiç de Beşiktaş olamadığı bir maçta izledik. Elindeki bütün avantajları yitirdi, maçı korner atmadan bitirdi. Antrenmanlarda oluşturulmuş güzel hücum pozisyonlarının bir türlü planlandığı gibi bitmediğini de gördük.
Yazık... Hem de çok yazık. Sergen Yalçın önce “Yolumuz çok uzun, işimiz çok zor” mesajını verdi. Daha sonra “İçimiz acıyarak, canımız yanarak mücadele edeceğiz” sözleriyle mesajını tamamladı. Sergen hocanın bu mesajları en önce tribündeki cefalı taraftarın yaşamına girdi. Ama Beşiktaş şu kötü maçtan kazanarak çıkmayı beceremedi. Peki, kazansaydı bu haklı bir galibiyet mi olurdu? Bilmiyorum...
Beşiktaş’ın kaçıncı sınıf olduğunu ölçemediğim bir santforu var. Önüne gelen topa yeterli refleks ya da tepkiyi gösteremiyor. Öyle olsa her maç içinde ikişer golü olurdu. İşin acıklı yanı; penaltı atmayı da bilmiyor. Önce çok gülerek karşıladığım yaygın duraklamayla kalecinin dengesini bozma gayreti, sonra topu kalecinin tam da üstüne atma saflığı... Saflığı diyorum, bunun ötesinde bir tanımlama yaparsam kalbini kırarım genç adamın... Trabzonspor’daki Galatasaray’daki ve Fenerbahçe’deki santforlar, golcüler Abraham’ın ulaşamayacağı bir çizgide koşup gollerini atıyorlar. Abraham’ın birlikte oynayabileceği ya da forma rekabetine girişeceği adam da yok. Bizim genç Hekimoğlu o kadar az süre alıyor ki, her hafta geçtikçe özgüvenini kaybediyor.
Attila Gökçe
.jpg)
.jpg)

.jpg)
.jpg)
.jpeg)
.jpeg)


.png)
.jpeg)
.jpeg)
.jpeg)
.jpeg)
.jpg)
.jpeg)
.jpeg)
.jpeg)
.png)
.jpeg)