Sermaye arttırımı

SPK, Beşiktaş'ın bedelli sermaye artırımına onay verdi. Beşiktaş camiasının önde gelen ismi Prof. Dr. Mehmet Burçin Pişkin, yaşanan gelişmeleri ve Siyah-Beyazlı kulübün geleceğe yönelik yapması gerekenleri kaleme aldı:

Sermaye arttırımı

Beşiktaş, yalnızca bir spor kulübü değil; yeri geldiğinde cumhuriyetin vicdanı, yeri geldiğinde halkın sesi, ama en çok da zamanın tanığıdır. Şimdi bu köklü kulüp, tarihinin belki de en kritik mali kararlarından birini uygulamaya koyuyor: 2,4 milyar TL’lik bedelli sermaye artırımı. Bu yazıyı, bir akademisyen kimliğimle olduğu kadar, bu kulübe yüreğini koymuş bir Beşiktaşlı olarak kaleme alıyorum.

Finansal Tahlil: Doğru Yolda Mıyız?

Beşiktaş Futbol Yatırımları A.Ş., sermayesini 1,2 milyar TL’den 6 milyar TL’ye çıkararak kulüp tarihindeki en yüksek nakit artırımı hedefini ortaya koydu. Bu adımın temel gerekçesi, Türkiye Bankalar Birliği (TBB) ile yapılan yeniden yapılandırma anlaşmasından çıkmak ve borçların faiz yükünden kurtulmak. Bu teknik gerekçe doğru olabilir; ancak zamanlaması, yöntemi ve şeffaflığı, bu hamlenin başarısını belirleyecek temel faktörlerdir.

Bugün kulüp kasasına girecek 2,4 milyar TL, büyük oranda mevcut borçlara gidecek. O zaman şu soruyu sormak kaçınılmaz: “Beşiktaş, borçtan kurtuluyor mu yoksa borçla vedalaşıp yeniden sıfırlanıyor mu?”

Başkanın Kişisel Katkısı: Güçlü Bir Sinyal Ama Tek Başına Yeterli mi?

Sayın Serdal Adalı’nın bu sürece şahsi servetinden yaklaşık 500 milyon TL ile destek verecek olması, camia içinde bir güven ve sorumluluk mesajı olarak değerlendirilebilir. Ancak, bu aynı zamanda piyasanın ve yatırımcıların bu hamleye yeterince güvenmediği yönünde bir gösterge de olabilir.

Bir yönetici kulübüne sahip çıkar, evet. Ama sistemin kişisel fedakârlıklara değil, kurumsal sürdürülebilirliğe dayanması gerektiğini de unutmamalıyız. Bu fedakârlık alkışı hak eder; ancak kulübün geleceğini bir kişinin omuzlarına yüklemek, uzun vadeli bir çözüm değildir.

Talep Düşerse Ne Olur?

Borsada düşen Beşiktaş hisseleri (BJKAS), şu anda yatırımcı için cazip bir tablo çizmiyor. Eğer hisse fiyatı, yeni ihraç edilecek hisselerin satış fiyatı olan 2,00 TL’nin altında kalırsa, yatırımcı neden rüçhan hakkını kullansın?

• Talep düşerse, sermaye artışı tam anlamıyla gerçekleşmez.

• Bu da borçların planlandığı şekilde ödenememesi riskini doğurur.

• En kötüsü, bu süreçte yatırımcı güveni daha da zedelenebilir.

Kulübün finansal bağımsızlık hedefi, ancak camia ve yatırımcı ortak akılla hareket ederse başarılı olabilir. Şu anda bu birlik duygusu istenen seviyede değil.

TBB’den Çıkışın Artıları: Faizden Kurtulmak, Esneklik Kazanmak

Bankalar Birliği yapılandırması, kulübe 2019 yılında zaman kazandırmış olabilir; ama bugün o yapı, Beşiktaş’ın ayağına pranga gibi dolanmış durumda. Bu çıkış ile birlikte:

• Yıllık milyonlarca TL faiz yükünden kurtulmak mümkün.

• Gelirlerin serbest kullanımı yeniden sağlanacak.

• Yönetim manevra kabiliyeti geri kazanacak.

Ancak bu avantajların hepsi, sermaye artırımının başarıyla tamamlanmasına bağlı.

Galatasaray ve Fenerbahçe Ne Yapıyor?

Beşiktaş’ın bu agresif stratejisi, ezeli rakiplerinin daha kademeli ve temkinli duruşuyla dikkat çekici şekilde ayrışıyor:

• Galatasaray, yapılandırma devam ederken sponsorluk ve Avrupa gelirleriyle borç azaltmaya çalışıyor.

• Fenerbahçe, kısa vadeli yapılandırmalarla borçlarını daha kontrollü eritmeye odaklanıyor.

Beşiktaş’ın farkı, borcu “bir defada” temizleme stratejisi. Ancak bu strateji, finansal ve sosyal destekle beslenmediğinde ciddi kırılganlıklar yaratabilir.

Seçim Gölgesi: Adım Cesur Ama Zamanlama Sorgulanmalı

Mayıs ayında yapılacak başkanlık seçimleri öncesinde böylesine büyük bir sermaye artırımı, kaçınılmaz şekilde siyasi bir anlam da taşıyor.

• Eğer süreç başarıyla tamamlanırsa, mevcut yönetim “kulübü borçtan kurtaran yönetim” olarak öne çıkabilir.

• Ancak rüçhan hakları yeterince kullanılmaz ya da hisse fiyatları düşmeye devam ederse, bu durum yönetim için bir yük haline gelir.

• Ayrıca bu adım, seçim sürecini manipüle eden bir araç olarak da algılanabilir.

Bu nedenle şeffaflık, iletişim ve strateji yönetimi hayati önem taşıyor.

Sonuç Yerine: Beşiktaş İçin Kurumsal Dönüşüm Şart

Bugün yapılanlar, bir finansal mühendislik uygulaması değil, bir kulübün varoluş mücadelesidir. Biz Beşiktaşlılar, sadece mali tablolarla değil, değerlerimizle, geçmişimizle ve aidiyetimizle de karar veririz.

Ben bu sürecin başarılı olmasını yürekten isterim. Ancak başarının ölçüsü sadece borcun silinmesi değil; şeffaf, sürdürülebilir, denetlenebilir ve kurumsallaşmış bir Beşiktaş yapısının kurulmasıdır.

Bedeller ödenebilir. Ama her bedelin sonunda bir değer üretilemiyorsa, o bedelin adı israftır.

Tüm bu bilgilerin ışığında son tahlile gelecek olursak kişisel olarak ben Sayın Serdal Adalı ve ekibinin iyi niyetine, dürüstlüğüne, Beşiktaş’a katkı sağlama azmine güveniyor ve inanıyorum. Muhtemelen mayısta 3 yıl daha görev süresi kendisinde kalacağı için Beşiktaş için doğru adımları atacağını da eminim. Biraz itidal yaklaşma sebebim ise elimizde kullanabileceğimiz finansal done sayısı gitgide azalmakta. Elimizdeki finansal imkanların tam isabet şekilde kullanılmasını şart olduğunu da görüyorum. Tüm çekincelerime rağmen Beşiktaş’ın daha önceki borsadaki sermaye arttırımlarında görüldüğü gibi bu sermaye arttırım da da tam gelir elde edilirse en azından belli bir süre için kulüpte rahatlamanın olacağı ve bu sayede de rekabetçi kadro yapılanması, detaylı kurumsallaşma, kontrollü finansal büyüme, ve hukuksal sorunların çözülmesi gibi mevcut sıkıntılara katkı sağlayacağından da eminim . Beşiktaş’ın hem sportif hem finansal hem kurumsal hem de hukuksal olarak sadece Türkiye’de değil Avrupa’daki eşdeğer yapılarına göre de kontrollü büyüme rekabette Öncü olma gibi kavramları dikkat ederek tüm bunların sonucu olan sportif yapılanmanın başarısı sonucunda Şampiyonlar Ligi kulvarında sürekli yer alması ve sürdürülebilir kılmasıyla marka değerindeki artış ve bu artışa paralel olarak da Avrupa kupalarındaki başarıyla birlikte finansal rahatlamanın sportif rekabete katkısının büyük olacağını düşünmekteyim. Sevgili yol arkadaşım Ercüment Meriç Öztürk’le birlikte Beşiktaş’ın kurumsal ve finansal büyümesi için gerekli plan ve proje konusunda her zaman kulübümüze destek olmayı da devam edeceğimizin sözünü veriyorum. 

Beşiktaş israfı değil, itibarı hak ediyor.

Saygılarımla 

Prof. Dr. Mehmet Burçin Pişkin

EN ÇOK İZLENEN VİDEOLAR
youtube kanalımıza abone olun